https://www.sporunuyap7.com/sitemap_index.xml
Bir Köy Çocuğu Romanının Özeti Konusu Kişileri Kimin Içeriği Kısaca – Rüya Tabirleri

Bir Köy Çocuğu Romanının Özeti Konusu Kişileri Kimin Içeriği Kısaca

Romanın konusu:

Anne sözünün önemi

Roman özeti:

Şehzade, annesiyle birlikte Murat Dağı’nın eteğindeki küçük bir köyde yaşıyordu. O genç bir şehzadeyken babası öldüğü için bu karanlık hayatta annesiyle baş başa kalırlar. Amir bu köyde her geçen gün büyüyor ve Amir için işler daha da daralıyordu. Amir yeni yerler görmek istedi. Ancak annesi, Amir’in köyü terk etmesine izin vermedi. Bir gün Ankara’da oturan Arif Amca köylerine gelmiş. Bu adam prensi memnun edecek. Bunu hemen annesiyle konuştu. Arif Amca ile Ankara’ya gideceğini söylüyor. Annesi hemen Arif Amca’ya gider ve şehzadeden bu işten vazgeçmesini ister. Arif amca şehzadeyle konuşur ve onu Ankara’ya götüremeyeceğini söyler. Bunu duyan Emir üzülür. Hayata kırgın. Günler böyle geçer, sonunda annesi dayanamaz ve izin verir. Emir hemen yola çıkar ve Arif Amca üzerinden güçlükle Ankara’ya varır. Onunla inşaatta çalışmaya başladı. Daha sonra çocukluğundan beri merak ettiği oto tamirhanesinde çalışmaya başladı. Kısa sürede mekanın vazgeçilmez unsuru haline gelir. Hafta sonu dışarı çıkar ve yolda soyguna tanık olur. Hırsızı yakalamaya çalışırken kendi hırsız damgasını vurur. Hapse giriyor. Orada bir münakaşada Emir, Kafer ve İbrahim isimli çocuklarla karşılaşır. Çok iyi arkadaş oldular. Basında çıkanlardan dolayı herkes anlatıyor. Bunları dinleyen şehzade ibret alır. Annesinden ayrıldığına çok pişman olur. Sonunda Amir ve arkadaşları kurtulur. Nur ve İbrahim, etrafta kimse olmadığı için yetimhaneye yerleştirildi. Amir, Kafer’i Şans köyüne götürür. Anneleriyle mutlu mesut yaşıyorlar.

Kahramanlar: Emir, Elif Jelin (Emir’in annesi), Aref Amca, Ali Osta, İbrahim, Kafer.

Prens: İşiniz baş karakterdir. Tüm heyecanıyla yeni yerler görme isteği
O yaşayan bir çocuk. Gördüklerinden memnun olmayan türden. Köyde yaşamasına rağmen horozdan korkar, çalışmayı sevmez, öğlene kadar uyur. Kitabın onuncu ve onaltıncı sayfaları arasında sıranın özellikleri verilmiştir.
– Elif Jilin: Amir’in annesidir. Kocası genç yaşta öldüğü için Mezopotamya’nın köyünde kendilerine Elif Gelin adı verilmiştir. Çalışkan, tek başına mücadele eden, pes etmeyen, pes etmeyen tiptir. Elif Gelin’in özellikleri kitabın 5. sayfasında sunulmuştur.

Arif Amca: Ankara’da yaşıyor. Ankara’da şehzadeyle ilgilendi. Bu nedenle dürüst ve yardımsever bir insan olduğunu söyleyebiliriz.

Ali Osta: Oto tamirhanesinde kendisine bakan beyefendi. Mesleği emirle öğretildi. O kapalı bir insan.

İbrahim: Şehzadenin içeride tanıştığı çocuklardan biridir. Hırsızlıktan hapse girmiş olmasına rağmen değil. Zorla hırsızlıktır. Özelliği 67. sayfada verilmiştir.

Cafer: Yankesiciliğe zorlanan ve istemeden yapan kimse tipi. Aynı zamanda dürüst bir insandır. Kitabın 73. sayfasında bir kâfirden bahsediliyor.

Kazanın yeri ve zamanı: Olay, Anadolu’da Murat Dağı eteğinde bir köyde meydana geldi. Zaman bahar.

Değerlendirme: Kitapta kullanılan dil oldukça sade olup çocukların kavramsal gelişimine katkı sağlamaktadır. Anlaşılması zor kelimeler dahil değildir. Kitapta argo kelimelere de yer verilmemiştir. Kitapta kullanılan cümleler çocukların anlayabileceği açık, sade ve anlaşılır bir şekilde oluşturulmuştur. Çok uzun cümleler yer almaktadır.

Kitapta tema olarak anne sözünün önemi vurgulanmıştır. Büyüklere kulak vermenin gerekliliğini, köyde yaşayan bir çocuğun büyük şehirleri görme isteğini ve bunun sonucunda başına gelenleri anlatan güzel bir hikaye. Temada şiddet unsuru da yer almaktadır. Şiddet unsuru abartılıyor, ulu sözü dinlemezsek halimiz ne olacak?

Kitabın kapağında kullanılan görsel hikayeye uygun olarak seçilmiştir. Harika bir resim olmasa da hikayeye uyuyor. Kitapta kullanılan görseller hikayeyi tamamlayan görsellerdir. Bence fotoğraflar siyah beyaz olursa iyi olur. Ancak kitapta kullanılan son fotoğrafta Prens ve annesi gösterilmektedir. Kardeş diye getirdiği Kafir de o fotoğrafta yer alsaydı daha iyi olurdu.

Genel olarak kitap faydalı bir kitap. Kitabın sonlarına doğru prens çok güzel bir hikaye dersi alıyor. Mesaj okuyucuya çok iyi aktarılmış.

Kitap gerçek bir ciltli değil. Bir çocuk okuduğunu hayatıyla çok kolay ilişkilendirebilir. Kendisi için ödeme yapabilir. Kitaptaki gösterge niteliğindeki yönlerden biri de Eskişehir isminin şehrin eski olmasından değil, geçmişte kurulduğundan dolayı konulmuş olmasıdır. Ayrıca yeşil ışıkta karşıdan karşıya geçmesi ve kırmızı ışıkta durması da öğretildi. Bu kitabı öğretici ve eğitici bırakmak.

Render kitaba dahildir. Şehzadenin Ankara’ya gitmek için bindiği tren, ağzından ve burnundan duman çıkaran bir canavara benzetildi. Tren Ankara’ya vardığında çok yorgundu ama yolcularını sağ salim getirdiği için gururlu olarak tasvir edildi.

Genel olarak kitabı önerebilirim. Okumak için faydalı bir kitap. Ancak, eğitim nedeniyle onu sıkıcı bulma riski de vardır. Bilindiği üzere çocuklar pek eğitici kitaplardan hoşlanmazlar.

Diğer roman özetleri

kitap özetleri

Fırtınaya Karşı Faleh Rıfkı Atay’dan Zeytin Dağı’nın Özeti Guy Hayasılmaz’ın Özeti

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

Yorum yapın