Roman konusu 1: Bir Kırgız köyünden toplanan askerlerden biri askerden kaçar ve köyüne döner. Köyde evde kalamayan asker ve eşinin başına gelenleri anlatır.
İkinci romanın özeti:
İnternette daha hızlı gezinin. Firefox’u Google Araç Çubuğu ile edinin
İsmail ve Seyit yeni evlenmişlerdi ve köydeki her genç adam gibi İsmail de askere gitti; Ancak İsmail kaçar ve eve döner. Evde kalamayacağını, ancak geceleri gelebileceğini, savaş bittikten sonra uzak bir ülkeye gideceklerini ve orada yaşayacaklarını söylüyor. Syed her gün İsmail’in saklandığı yere yiyecek getirmek için yakacak odun topluyormuş gibi yaptı. Mevsim kıştı ve hanımı çok yorgundu ama yine de her şeyi yapıyordu. O günlerde köylüler askere çağrıldıkları için yine bir kervana ve gençlere ihtiyaçları vardı. İsmail’in kardeşi Gumabay da çağrıldı. Son gece sabaha kadar eğlendikten sonra onlar da askere gittiler.
Totoy, Syed’in komşusudur ve kocası askerdedir. Postacı Corman, sonbahardan beri ikisine de mektup gönderemediği için çok üzgün. Köy zaten bu iki kadın için çok acı vericiydi.
Mirzakul köyün muhtarıydı ve sık sık bu iki kadını ziyarete gelirdi. Önce Totoi’de durdu. Syed Mirzakul’u her gördüğünde geriliyor ve korkuyordu. Bu onun için bir alışkanlık, bir tepki haline geldi. Hep derdi ki: İsmail Bey nerede? Nerede saklıyorsun? anlatıyor gibiydi.
Kışın en çetin günleri geldiğinde efendisi çok zor durumda kalmış. Yiyecekleri çok azdı. El değirmeninde mısır öğütüyordu. Bu zor günlerin gecelerinde İsmail güçlükle eve gelir, gelir gelmez üzerine bit atar, sobanın başına çömelirdi.
Bir gün Pedaly’nin kocası Totoyon’un ölüm haberi köye ulaşır. Mesaja göre, birlik nehir ile mayın tarlası arasında sıkıştı ve askerler vurularak öldürüldü, ancak kimse mayın tarlasına girmeye cesaret edemedi. O sırada Bidali öne fırladı, benimki patladı, bu yüzden ambardan kaçtılar.
Ertesi gün Kerman ustamın yanına gelip meclisin kendisiyle görüşeceğini söylemiş ve köy meclisine geldiğinde çok yorulmuştu. Çünkü neden çağrıldığını biliyordu. Ancak kocasını teslim etmemeye kararlıydı ve müfettiş ona İsmail’in nerede olduğunu sordu. Dedi ki: Her şey gibi bu soruyu da bilmiyorum. Mirzakul, soruşturmanın ardından Syed ile konuştu ama Efendisinin “Senin gibi gitseydi kolunu kaybeder miydi” sözlerinden sonra onu dövdü ve hatta kırbaçladı.
Baharın yaklaşmasıyla birlikte gıda sorunu arttı. Herkes ineklerin doğum yapmasını bekliyordu. İnekler doğum yaptıklarında sütleri ve yağları vardır. O günlerde felaket bir şey oldu. Totoi ailesinin hiç ineği yoktu ve ahır kilidi kırılarak götürüldü. Neredeyse tüm köy Totoi’nin bahçesinde toplanmıştı. Sonra ata binebilenler ve binemeyenler, her yöne dağılarak yaya olarak aramaya başladılar. Syed, İsmail’i bulmaktan korkuyordu. Bunun için bir ineğin olabildiğince çabuk bulunması gerekiyordu. bulamadılar. Sid de onu bulamadı. Eve süründü. Anında uykuya daldı. Gece yarısı kapı zili çaldı. Syed ayağa kalkamadı. Kapıyı açtığında karşısında İsmail’i gördü. İsmail elinde et tutuyordu. dondu usta İsmail, Syed’e yaptığı şeyin doğru olduğunu söylerken konuşur, azarlar, sinirlenir ve nefret kusardı; Ancak Sid hiç konuşmadı. Ertesi gün hanım eti ve yavrusunu alıp evden çıktı. Seyit ilerliyordu ve Mirzakul ile iki asker onu takip ediyordu. İsmail’in saklandığı yere geldiler. İsmail Mirzakel vuruldu. Sid ilerlemeye başladı ve bir anda karşı karşıya geldiler. O sırada Ismail Syed’i tanıyamadı, bu yüzden onun önünde kendini çok çaresiz hissetti ve pes etti.
3. Romanın adı: Toplumsal çıkar, kişisel çıkardan daha önemlidir. Bunu er ya da geç herkes anlar.
4. Romandaki olay ve kişilerin değerlendirilmesi: Olaylar genellikle ustamın etrafında gelişir. Syed, kendini kocasına adamış genç ve güzel bir kadındır. Öte yandan, Syed’in kocası İsmail ilk başta iyidir, ancak daha sonra kötü bir adam olur. Mirzakul, köyün muhtarı ve İsmail’in akrabasıdır. İsmail’in savaştan dönmeyeceğini düşünür ve gözü Syed’in üzerindedir. Komşu Totoy’un kocası Syd Pedali askerde ölür. Çocukları var ve en büyüğünün adı Asante. Kerman köyü postacısı.
5. Romanla ilgili kişisel görüşler: Kitap sade bir dille yazılmış, göz alıcı ve insan sayfaları okurken sahne kendi kendine nabız gibi atıyor. Özellikle son bölüm. Bu kitabı hikaye severlere tavsiye ederim.
Diğer roman özetleri
kitap özetleri
«Ataçağ Özeti Cem KAPYALI Bir Gün Olacak Asra Fiyatı Özeti CENGİZ AYTMATOV»
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]