Servet-i Fünun’un dili ve anlatım tarzı, o güne ve bugüne göre ağır ve karmaşıktır. Arapça ve Farsça kelimeler okuyucuları çok fazla sıkıntıya sokar. Bu anlamda güçlü bir şekilde yapılandırılmış cümlelere ve klasik Batı edebiyatı anlayışına benzer bir düşünce dağarcığına sahiptirler. Bu dönemde yazarlar, Tanzimat edebiyatı dönemindeki öykü ve roman yazarlarının çoğundan daha geri kalmışlar ve konuşma dilinden uzaklaşarak dillerinin gramerinin yanı sıra Arapça ve Farsça kelime ve tamlamalara yer vermişlerdir. . Böylece Tanzimat döneminde başlayan dilde sadeleşme ve yenilik hareketi büyük ölçüde gerilemiştir. Ancak Servet-i Fünun yazarının dili tamamen art niyetli görülmemeli; Yeni bir sanat anlayışına, farklı hayallere ve çağdaş bir düşünce sistemine ulaşmak isteyen yazarlar için, mevcut dilden farklı bir dil kullanmak, yeni terim ve kavramlara başvurmak bir bakıma yeni bir arayıştır.
İçindekiler
Servet-i Fünun aslında nedir?
Eski-yeni yandaşları arasındaki kafiye tartışmasıyla başlayan ve aslında dönemin şartlarından ve icracılarının kişiliklerinden ortaya çıkan Servet-i Fünun edebiyatı, değeri bakımından Tanzimat edebiyatının devamı niteliğinde sayılabilir. batı etkisi altında gelişmiştir.
Servet-i Fünun edebiyatımıza yenilikler getirdi
Servet-i Fünun yazar ve şairlerinin edebiyatımıza getirdiği yenilikler, teknik özellikler, yepyeni hayaller, eleştirinin kendine has özellikleri, ilgi alanlarını müzik, resim ve edebiyat gibi diğer sanat dalları arasında belirleme, iç âleme rehberlik etme şeklinde özetlenebilir. insanoğlunun ve Batı romanının temeli. Ayrıca Servet-i Fünun, Rönesans ile Yunan ve Latin edebiyatını tanıma ve tanıtma açısından da özel bir yere sahiptir.
Türk Edebiyatının Sınıflandırılması, Tarihsel Gelişimi ve Oluşumu, Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatında Aydın Tipi ve Beşeri Motifleri